KÜTÜPHANELER VE YAYIMLAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

Ateş Kuşu Semiha Berksoy



ATEŞ KUŞU SEMİHA BERKSOY

Editör: Dikmen GÜRÜN
Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, Ankara 2010.
Anma ve Armağan Kitapları Dizisi, 1. bs.
Karton kapaklı büyük boy: 440 s., rnk., res., 28 cm. Fiyatı: 60 TL.
Selt kapaklı küçük boy: 455 s., 21 cm. Fiyatı: 20 TL

Kültür, sanat ve edebiyat dünyasında düşünceleriyle, eserleriyle çığır açan ve kültür dünyamıza katkıda bulunan isimleri,  geniş okuyucu kitleleriyle buluşturmaya dönük bir yayın politikası izleyen Kültür ve Turizm Bakanlığı, 2010 yılında editörlüğünü Dikmen Gürün’nün yaptığı “Ateş Kuşu Semiha Berksoy” adlı kitabı okuyucuyla buluşturmaktadır.

Türk edebiyatına, kültürüne, sanatına eserleriyle katkıda bulunmuş değerli yazar, şair, tarihçi, siyasetçi, sanatçı ve bilim adamlarımızı ölüm ve doğum yıl dönümlerinde anmak amacıyla, 2006 yılından itibaren “Anma ve Armağan Kitapları Dizisi”nde büyük boy ve karton kapak biçiminde prestij kitaplar yayımlayan Bakanlığımız, 2010 yılından itibaren farklı iki boyutta yayın hazırlamaya başlamıştır. Bu çerçevede 23,5 x 28,5 cm boyutlarında büyük boy ve 13,5 x 21 cm boyutlarında renksiz küçük boy “Ateş Kuşu Semiha Berksoy” adlı kitaplarımız yayımlanmıştır.

Bu eser, Türkiye Cumhuriyetinin ilk kadın opera sanatçısı unvanını alan ve Avrupa’da sahneye çıkan ilk Türk primadonnası olan Semiha Berksoy’un doğumunun 100. yılında onun anısına hazırlanmıştır. Onun, müzik ve resim alanında bırakmış olduğu sanatsal miras hayranlık uyandırmaktadır. Semiha Berksoy, Cumhuriyet döneminin sanatsal simgelerinden biridir. Yaşamı boyunca aktif sanat hayatında hiç ayrılmamış, Türkiye ve dünya tarihinde kendine özgü bir iz bırakmıştır.

Bu eser; adeta sanatın içine doğan Berksoy’un yaşamını anlatmaktadır. Onun sınır tanımaz yaratıcılığının yanı sıra, inandıklarında ödün vermeyen kişiliğini, insancıllığını ve mücadeleciliğini metinler ve eşlik eden zengin görseller ile belgelemektedir. Eser, Sanatçının opera ile başlayıp tiyatroyu da yanına alan ve resmin hiç eksik olmadığı yaşamını bizlere sunmakta, iç dünyasının bir aynası olan notları ile dolu geçen doksan dört yılı bir film gibi almaktadır.